PAZAR       15              TEMMUZ

Başlangıçta dünyadaki bütün insanlar aynı dili konuşur,

aynı sözleri kullanırlardı.

Yaratılış 11:1

Yaratılış 11=de AKendimize bir isim yapalım@ dediler. AÜn salalım!@
şte insanın o gün bu gün tutumu budur! Tanrı=dan bağımsız olarak ün salmak istiyor.
Babil kulesi, orta doğuda bulunan harabelerin bazılarında görülebilen basamaklı piramit şeklinde bir yapıydı. Fırat ve Dicle nehirleri arasındaki alanda buna benzer başka harabeler de var. Bunlar da tuğladan yapılmış. Harabe şeklinde ilk yapının nasıl bir şekilde inşa edildiğini göz önünde canlandırmaya kalkarsak diyebiliriz ki, çevresindeki basamaklar aracılığıyla tepesine çıkılabilen yüksek, ama yarıda kalmış bir binaydı. Bu gibi kulelerin tepesinde genelde bir sunak kurulurdu. Bu sunaklar putperest bir inancı besleyen çirkin tapınaklardı.
Daha sonra bu yöre, AZighurat@ adıyla bilinen, Babil kulesine benzeyen kuleciklerle dolacak ve insanlar bu kulelerin doruğunda insanları, hatta masum bebekleri diri diri yakarak, yakılmış kurban olarak sunacaklardı.
Bu günahın en doruk noktaya çıkmasıydı. Günah sınırı açtığında Rab buna göz yummaz,
yargısını gönderir. Burada da böyle olacaktır.