PAZARTESİ              7             OCAK

Sevgili kardeşlerim, hiçbir zaman öç almayın.

Romalılar 12: 19

Kin, nefret, öç alma duygusu insanı için için yiyip bitiren bir mikrop gibidir. Peki bu kin ve nefretten insan nasıl kurtulabilir? Nasıl yeniden insan olarak o huzuru, dinginliği yakalayabilir? Kötü anıları atıp bağışlamak yoluyla. Ama sana büyük kötülük edilmiştir. Senin haysiyetinle, belki şerefinle oynanmıştır. Senin yuvanı yıkmıştır. Böylece yüreğinde büyük yaralar oluşmuştur. Bunları nasıl unutabilirim ki, diye düşünmüş olabilirsin! Tamam, haklısın, diyelim. O zaman şöyle bir muhasebe yapalım: Şimdiye kadar kin gütmen, nefret etmen, kızman, lanet okuman bir şeyi değiştirdi mi? Sana herhangi bir yararı oldu mu? Buna, hayır diyeceğinden eminim. O zaman neden affetmeyi denemiyorsun? Affetmemekle karşıdakine bir acı veremezsin ki! Acıyı ancak kendine vermektesin. Sen bu kin ve nefretten kurtulmalısın ki, yüreğin o huzur ve esenliğe kavuşsun. Bağışlamanın seni özgürlüğe kavuşturacağını, sana bereket getireceğini bilmelisin. Tabii bağışlayabilmek için sana destek olacak, güç verecek birine ihtiyacın vardır. O kişi Tanrı’dır.