Perşembe 20 AĞUSTOS
Feryadımın sesini iyi dinle, ey kralım ve Tanrım.
Çünkü duam sanadır.
Mezmur 5:2READ MORE
Dün bir annenin feryadını aktarmıştım. Bu anne, çocuklarımı uyuşturucuya alıştıran, eşimin beni terk etmesine, yuvamın yıkılmasına neden olan suçlu kim, diye haykırıyordu. Bunun yanıtını bilmiyorum, ama şunu diyebilirim ki, suçlu bizleriz.
Birkaç yıl önce tanıdık birinin gencecik oğlu kendisini asmıştı. Anne beni de cenazeye çağırdı. Gittim ve özellikle bu gencin naaşını (cesedini) görmek korkunç bir görünümdü. Ama şunu düşündüm: Ne hazindir ki, bu genç sorunlarını, dertlerini, yüreğini sızlatan o acıları paylaşacak güvendiği birini bulamadı. Peki suçlu kim? Bizler değil miyiz? Bizim bencilliğimiz, kendimizi düşünmemiz, gerisinden bana ne tutumumuz değil midir?
Ne oldu biliyor musunuz? Tüm akrabalar, tanıdıklar kendisini asan o gençten dolayı anneyi suçladılar. İki yıl sonra, anne de oğlu gibi kendisini astı! Suçlu kim? Kimse bu anneye de destek olmadı. Suçlamak kolay, bol keseden atmak da kolay. Ama destek olmak, teselli etmek, cesaretlendirmek, dinleyen bir dost olmak gerekmez mi? İşte bunu bulmak zor.”My Hidden Paragraph Here